Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bu Millet inşallah vakit geliyor, 14 Mayıs’ta gereğini yapacaktır." dedi.AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda depremde hayatını kaybeden 45 bin 89 vatandaş için katılımcıları birer Fatiha okumaya davet eden Erdoğan, 6 Şubat tarihli, 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler ve sonrasında gelen 11 bin 400'ün üzerinde sarsıntılar yaşandığını anlatan Erdoğan, içinden geçilen sürecin normal bir durum olmadığını, ülkemizdeki ve dünyadaki tüm bilim insanları tarafından ifade edildiğini anletti.Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle: '"Yaşadığımız coğrafyanın gerçeği olan depremleri engelleyebilmemiz mümkün değildir. Deprem öncesi altyapısı, yollarıyla, hastaneleri, konutları, iş yerleri ile güvenli yerleşim yerleri inşa edip hazırlık yapmaktır. Depremin ardından olabilecek en hızlı, en etkin çalışmaları yürütmek ve yaraları sarmak yıkımları telafi etmektir.6 Şubat'ta 11 ilimizi birden vuran Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman'ı adeta yerle yeksan eden deprem fırtınası milletimize hepsinden daha büyük bir acıyı maalesef yaşattı. Deprem yaklaşık 500 kilometrelik çapa sahip alandaki 14 milyon insanımızı doğrudan etkilediÜlkemizdeki tüm arama kurtarma ekiplerini, dünyadaki arama kurtarma ekiplerinin önemli kısmını deprem bölgesinde topladık. Buna rağmen 35 bin arama kurtarma görevlisine erişebildik. Bölgede görevlendirilen 271 bin kamu personeli, iş makinesi sayısı 15 bin, 78 uçak, helikopter sayısı 115, gemi sayısı 38'dir. TSK da tüm imkanlarıyla bölge ve bölge dışından takviye olarak gelen 10 binlerce personeliyle çalışmalara katıldı. Ülkenin dört bir yanından intikal eden gönüllüler ile neredeyse yarım milyon insan depremzedelerimizin imdadına koştu. Normal şartlarda ideal arama kurtarma ekibi 80 kişiden oluşurken bu sayının en küçük birimde bile 20 kişiden aşağı olmaması gerekiyor. Bölgeye gönderdiğimiz tüm arama kurtarma personeli ile ideal olarak 437 binaya asgarisinden bin 750 binaya aynı anda müdahale edilecek kapasiteye ulaştık. Bu rakamlar değil ülkemizde dünyanın tamamında etki alanı, yıkım gücüyle geniş çaplı felakette aynı anda müdahale edecek şekilde profesyonel arama kurtarma ekibi bulunamayacağına işaret ediyor. Bu hakikati ülkemize gelen uzmanlar ve arama kurtarma ekipleri açıkça ifade ettiler.AFAD'ın yanı sıra belediye, STK'larımız, polisimiz, jandarmamız, sağlıkçılarımız, öğretmenlerimiz, ormancımız, karayolcumuz, görevlilerimiz, din görevlimiz, savcılarımız, sahada ihtiyaç duyulacak herkes seferber edildi. Uluslararası yardım çağrısı sonrası bölgeye intikal eden 90 farklı ülkeden ekipleri devreye aldık.Herkes şahittir ki var gücümüzle depremzede vatandaşlarımızın yanına koştuk. Birilerinin, insanlarımızla birlikte devletin ve hükümetin de yıkıntılar arasında kalmasını ellerini ovuşturarak beklediğini görüyoruz. İlk andaki eksikler hızla tamamlanıp, yardımlardan enkaz kaldırmaya, altyapı düzeltilmesine, kalıcı konutlara kadar tüm işler yoluna girince bunlar da eski kimliklerine büründüler. Bu sirk cambazları, bu felaket tellalları bölgeye bugüne kadar kaç kere gittiler. Şahsen, şahsım ve Cumhur İttifakı olarak bölgeye iki kez gittik. Arkadaşlarım sürekli bölgede, milletvekillerimiz sürekli bölgede. Telefon diplomasisi ile valilerimiz, kaymakamlarımızla, belediye başkanlarımızla bölgeyi tarıyoruz, bölgede ne oluyor ne bitiyor bunu takip ediyoruz.Bölge halkının devletin tüm unsurlarıyla, deprem anından itibaren harekete geçtiğini, 85 milyonun fiilen ve kalben yanında yer aldığını bizzat yaşayarak görüyor. Sahada canla başla çalışan herkese, bakanlarımızla birlikte milletvekillerimiz, belediye başkanlarımıza teşekkür ediyorum. Ülkemizin yardım çağrısına Destek veren dost kardeş ülkelere şükranlarımı sunuyorum. Bölgeyi görenler verilen mücadelenin gösterilen gayretlerin büyüklüğünü çok iyi biliyor. Bizler de eşine benzerine rastlanmayan bu felaketin ilk anından itibaren yaşananları takip ediyor, muhasebesini yapıyoruz. Sorulması gereken hesapları adli, idari, siyasi olarak sormak boynumuzun borcudur..Bugün yavru muhalefet çıkmış yargıyı bizim yönlendirdiğimizi, yön verdiğimizi söylüyor. Ayıptır, Türkiye'de Erdoğan'ın nasıl davrandığını Rabbim bilir sen anlamazsın. Sen önce kendini düzelt. Şunu iyi bilin ki bu millet inşallah vakit geliyor, 14 Mayıs'ta gereğini yapacaktır. Asla bu tür kuru sıkı atanlara prim vermeyecektir. Birileri için oturdukları yerden atıp tutmak, esip gürlemek, frensiz şekilde konuşmak, ağzına geleni söylemek kolay. Onlar deprem bölgesine gidip sadece konuşacak, poz verip duracak, kameralar önünde yaşanan acıların istismarını yapacak. Çünkü bunların üzerinde ülkenin yükü insanların sorumluluğu, vebali yoktur. Biz yaptığımız her şeyin hesabını vermekle mükellefiz. Enkazları kaldıracağız, yaraları saracağız, sarıyoruz, yıkılanların yerine daha iyisi ile yenisini yapıp gönülleri alacağız. İnsanımızın önüne yeni bir gelecek, yeni bir hayat inşallah sereceğiz. Eksiklerimizi söylemek, helallik istemek bizim zafiyetimizin değil milletimizle aramızdaki samimi muhabbetimizin ifadesidir. Milletimizle böyle bir gönül bağı olmayanlar adeta deprem turisti edasıyla gelip geçenler bu hasbi muhabbetin manasını kavrayamaz"
Siyaset
01 Mart 2023 - 15:21
Erdoğan'dan seçim tarihi açıklaması
Partisinin grup toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan "Vakit geliyor, bu millet 14 Mayıs'ta gereğini yapacaktır" diyerek, seçim tarihiyle ilgili tartışmalara son noktayı koydu
Siyaset
01 Mart 2023 - 15:21