Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, ilimizde eğitim alanında yaşanan sıkıntıları, bazı iddiaları TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'na gelen Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e bizzat anlatma imkanı buldu. HAYALİ KURSLAR MI AÇILIYOR?Tanal'ın konuşması tutanaklara şöyle yansıdı:''Değerli Bakanım, bana bugün Şanlıurfa ve Birecik'le ilgili gelen bir mesaj var, aynen şu şekilde geçiyor: Birecik Halk Eğitim Merkezinde gereksiz ve usulsüz usta öğretici görevlendirmeleri yapılmakta, devletin kaynakları peşkeş çekilmekte. Birecik gibi küçük bir ilçede binin üzerinde kadın ve kısmen de erkek usta öğretici olarak görevlendirilmektedir.Yani binin üzerinde usta öğreticiyi Birecik gibi bir yer nasıl kaldırır? Burada devlet nasıl soyuluyor? Sizden istirham ediyorum, buraya bir müfettiş görevlendirin. Gerçekten Birecik'e nasıl böyle bir şeye ihtiyaç var? Halk Eğitim Merkezinde eğitim durumları yetersiz ve vasıfsız olan çok sayıda kişinin usta öğretici olarak görevlendirildiği söyleniyor. Yani orada usta öğretici olarak görevlendirilen arkadaşımızın eğitim durumu ne, statüsü ne? Bunları bir gözden geçirmek lazım.Ayrıca kurs açılmadan, eğitim verilmeden, işe gitmeden, hayali olarak açılan kursların ek ders ücretini usta öğreticilerin evinde oturarak aldığı söyleniyor. Ne derece doğru bilemem; WhatsApp'tan bana gelen yazı bu.Eğer devletin kamu kaynakları bu şekilde usulsüzce harcanıyorsa buna hakikaten göz yummamak lazım, sorunu ortadan kaldırmanızı sizden istirham ediyorum. OKUL İÇERİSİNDE TUHAF UYGULAMAAyrıca ‹SEUP› dediğimiz sosyal ve Ekonomik Uyum Projesi var. Bu genellikle Avrupa Birliği fonlarından, Suriye'den gelen sığınmacıların çocuklarıyla ilgili. Nedir? Benim bölgem Şanlıurfa Haliliyede Turgut Özal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi var. Şimdi bu Liselerde eğer 200 Suriyeli öğrenci varsa, okulun nüfusu 500'se veya 1000'se 200 Suriyeli nüfusa karşı 200 Türk öğrenciye yemek veriliyor, çanta veriliyor, giysi veriliyor ama diğer Türk vatandaşlarımız da onlara bakıyorlar ve diyorlar ki; ‹Kardeşim verecekseniz hepimize verin, vermeyecekseniz bu şekilde okul içerisinde bir ayrımcılık oluyor, veliler arasında ayrımcılık oluyor, öğrenciler arasında ayrımcılık oluyor› Hatta ben kimliğimi belirtmeden gittim o yemekhanede yemek yedim ve bu gayet rahat oldu ama diğer öğrenciler gelip, ‹Bize niye vermiyorsunuz?› şeklinde kapıda bekliyorlar. Bence bu uygulama eksik.. Bu uygulamayı Avrupa Birliği yapıyor ama biz Avrupa Birliği kadar olamayacak mıyız? Burada, Urfa'da 4 tane okul var. Yani o zaman bu 4 okulun tamamına yemek verin, Suriyeli öğrenci sayısı kadar yemek verilmesi doğru bir şey değil. KÜTÜPHANELERDE YAŞANAN SIKINTILARKütüphanelerle ilgili. mesela biz kütüphanelere gidiyoruz, internet yok, su var, içecek bardak yok,tek tuvalet var, öğrenciler orada sıraya giriyorlar ve şu oluyor, saat koymuşlar, 12'den önce kimse oradan çıkamıyor. Ya arkadaş insan kırkbeş dakika çalışır, bir mola vermek ister, çıkarsanız da yerinize biri gelip oturuyor, yer yok. Kütüphane var, klima takmışsınız, klimayı çalıştırmıyorlar. Ya bu olacak şey mi? Sizden istirham ediyorum; Şanlıurfalılar gerçekten eğitime hasret, öğretmeni yok, öğrenci çok fazla. yani burada konuşmacı bir arkadaşımız söyledi: 'Türkiyede en fazla ücretli öğretmen Şanlıurfa'da' Şanlıurfa bunu hakketmiyor. Siz Şanlıurfa'dan oy istiyorsunuz, size oy veriyorlar, Cumhurbaşkanına veriyorlar, Belediye Başkanına veriyorlar, Milletvekiline veriyorlar ama siz Şanlıurfa'ya bir şey vermiyorsunuz ki gerçekten mağdur üvey evlat muamelesi .MEMLEKET DİNGONUN ŞEYİ OLMUŞ!Siverek köyleri var, o köyler aşağı yukarı ilçeye 30-40 kilometre, öğretmenler lojman olmadığı için Siverek'te oturuyor. . Orada aşağı yukarı 10-15 öğretmen var, servis ücretine zam geldiği için başka servislerle anlaşmak istediler engellendiler, sıkıntı oldu. Sizlere yazılı soru önergesi verdik, sağ olun devreye girdiniz, sanki o sorun kısmen bitti ama bu sadece orası değil ki, yani kendi araçlarıyla sırayla öğretmen arkadaşlar gidiyorlar, yolda araçlarını durduruyorlar; ‹Sen öğretmen alamazsın, aracınla yalnız başına gideceksin› diyorlar. Yani memleket dingonun şeyi gibi olmuş. Bu konuda Bakanlıkla mı görüşürsünüz, İlçe Milli Eğitim Müdürüyle mi görüşürsünüz, bu konuların bir an önce halledilmesi lazım.MEVSİMLİK TARIM İŞÇİLERİNİN ÇOCUKLARI GÖRMEZDEN GELİNMESİNMevsimlik tarım işçilerinin çocukları eğitimden yoksun, hakikaten çocuk hakları kanununa aykırı,imzalamış olduğumuz uluslararası sözleşmelere aykırı, mevsimlik tarım işçilerinin çocukları mağdur, ilginizi, alakanızı bekliyorum.''
