Türkiye Tekel Bayileri Platformu Başkanı Özgür Aybaş, sigaraya yapılan son zamların ardından “Sigara kâr marjı çok düşük ve bizler tekel bayiler olarak Türkiye geneli kâr marjı düşük hiçbir tütün mamulünü satmama kararı almayı düşünüyoruz” açıklamasını yaptı.
Yaşadıkları sıkıntılara değinen Aybaş, şu ifadeleri kullandı:
“Sigara firmaları biz bayilere sigarayı kısıtlı veriyor, JTI firması dışında Philips Morris Türkiye ve British Amerikan Tobacco Türkiye firmaları zam yapacakları için bizleri ve tüketiciyi mağdur ediyorlar. Bayilerin ellerinde sigara kısıtlı hatta çoğu bayide sigara dahi yok. Bu, ticari etiğe sığmayan sigara satışını kısıtlayan firmalar herkesi mağdur etmektedir. Banka pos oranlarının yüzde 3’ün üzerine çıkması ticaretin olmazsa olmaz kuralı olan kâr marjı tamamen bankaların kasasına gidiyor, sigara satışından 1-2 TL fark alsak adımız komisyoncu oluyor. Bugün araç muayene istasyonunda dahi kredi kartı ile işlem yapmak istesek yüzde 3 komisyon alıyor, sigaranın kâr marjı 4,5. Bu haksız rekabete Ticaret Bakanlığı’nın, Rekabet Kurumu’nun acilen müdahale etmesi gerekmektedir.
Toptan zincir mağazalardan ve bu gibi yerlerden sigara aldığımızda biz TAPDK ruhsatlı bayiler olarak fark ödüyoruz. Sigara kâr marjının acilen bayide banka pos oranları düşünülerek yükseltilmesi gerekmektedir. Türkiye Tekel Bayileri Platformu adına sigara cirosu biz tekel bayilere ciro yükü oluyor ve dolayısıyla artan vergi yükü bizleri bilanço olmaya zorluyor ve muhasebe gideri bize masraflı oluyor, iki katına çıkıyor. Bu durumda maliyetli sigaranın vergi yükü yıllık cirodaki yeri ayrı tutulmalıdır. Aşırı zamlar tüketiciyi kaçağa ve kalitesiz tütüne sevk ediyor, keza aynı durum alkol için de geçerli. Sigara kâr marjı çok düşük ve bizler tekel bayiler olarak Türkiye geneli kâr marjı düşük hiçbir tütün mamulünü satmama kararı almayı düşünüyoruz. Bu minvalde artan baskılar ve cezalarda cabası banka kredi kartı komisyonları çok yüksek, 3,5’lere dayandı.
Müşteri kartla sigara almak isteğinde kesinti dahil olunca zararına sigara satıyoruz. Fark isteyince etik olmuyor, istemeyince biz zarar ediyoruz. Zincir toptan marketler bile biz ruhsatlı bayilerden örneğin yüzde 1 oranında komisyon kesiyor. Kâr marjımız sürekli düşüyor. Son 4-5 yıl içinde alkol ve sigaraya çok yüksek oranda zam yapıldı. Bu durumda kaçak tüketimde aşırı artış sağlandı. Her köşe başı açık tütün satan yerler ve halk sıraya giriyor. Kendince, haklı olarak sigara lüks tüketime girdi. Elbette sigarayı özendirmiyoruz ama asgari ücrete göre orantısız rakamlar, devlet bandrollü ürünleri baz alarak alkol ve sigara satışını baz alıp caydırıcı olduğunu ve azaldığı kanaatindeler ama yanılıyorlar. Çünkü kaçağa yöneldi tüketici. Adı üstünde kaçağın kaydı yok, zam geldikçe bandrollü ürünlerin satışı azalıyor, bu belirsizlik işe olan motivasyonumuzu kötü etkiliyor.”
Yaşadıkları sıkıntılara değinen Aybaş, şu ifadeleri kullandı:
“Sigara firmaları biz bayilere sigarayı kısıtlı veriyor, JTI firması dışında Philips Morris Türkiye ve British Amerikan Tobacco Türkiye firmaları zam yapacakları için bizleri ve tüketiciyi mağdur ediyorlar. Bayilerin ellerinde sigara kısıtlı hatta çoğu bayide sigara dahi yok. Bu, ticari etiğe sığmayan sigara satışını kısıtlayan firmalar herkesi mağdur etmektedir. Banka pos oranlarının yüzde 3’ün üzerine çıkması ticaretin olmazsa olmaz kuralı olan kâr marjı tamamen bankaların kasasına gidiyor, sigara satışından 1-2 TL fark alsak adımız komisyoncu oluyor. Bugün araç muayene istasyonunda dahi kredi kartı ile işlem yapmak istesek yüzde 3 komisyon alıyor, sigaranın kâr marjı 4,5. Bu haksız rekabete Ticaret Bakanlığı’nın, Rekabet Kurumu’nun acilen müdahale etmesi gerekmektedir.
Toptan zincir mağazalardan ve bu gibi yerlerden sigara aldığımızda biz TAPDK ruhsatlı bayiler olarak fark ödüyoruz. Sigara kâr marjının acilen bayide banka pos oranları düşünülerek yükseltilmesi gerekmektedir. Türkiye Tekel Bayileri Platformu adına sigara cirosu biz tekel bayilere ciro yükü oluyor ve dolayısıyla artan vergi yükü bizleri bilanço olmaya zorluyor ve muhasebe gideri bize masraflı oluyor, iki katına çıkıyor. Bu durumda maliyetli sigaranın vergi yükü yıllık cirodaki yeri ayrı tutulmalıdır. Aşırı zamlar tüketiciyi kaçağa ve kalitesiz tütüne sevk ediyor, keza aynı durum alkol için de geçerli. Sigara kâr marjı çok düşük ve bizler tekel bayiler olarak Türkiye geneli kâr marjı düşük hiçbir tütün mamulünü satmama kararı almayı düşünüyoruz. Bu minvalde artan baskılar ve cezalarda cabası banka kredi kartı komisyonları çok yüksek, 3,5’lere dayandı.
Müşteri kartla sigara almak isteğinde kesinti dahil olunca zararına sigara satıyoruz. Fark isteyince etik olmuyor, istemeyince biz zarar ediyoruz. Zincir toptan marketler bile biz ruhsatlı bayilerden örneğin yüzde 1 oranında komisyon kesiyor. Kâr marjımız sürekli düşüyor. Son 4-5 yıl içinde alkol ve sigaraya çok yüksek oranda zam yapıldı. Bu durumda kaçak tüketimde aşırı artış sağlandı. Her köşe başı açık tütün satan yerler ve halk sıraya giriyor. Kendince, haklı olarak sigara lüks tüketime girdi. Elbette sigarayı özendirmiyoruz ama asgari ücrete göre orantısız rakamlar, devlet bandrollü ürünleri baz alarak alkol ve sigara satışını baz alıp caydırıcı olduğunu ve azaldığı kanaatindeler ama yanılıyorlar. Çünkü kaçağa yöneldi tüketici. Adı üstünde kaçağın kaydı yok, zam geldikçe bandrollü ürünlerin satışı azalıyor, bu belirsizlik işe olan motivasyonumuzu kötü etkiliyor.”